29 Eylül 2024 Pazar
Kuş gibi havaalanına konan pilot trafiği felç etti!
1990’lı yılların ortası..Gorbaçov’un Glasnost (yenilikçi) politikasının sona ermesi ve SSCB nin yıkılıp BDT ile Rusya Federasyonun anıldığı dönemler… Moskova-St.Peterburg (Leningrat) hattında turizm-Ticari üst düzey görüşmelerim olmuştu. Bir vesile Simferopol kentinden Antalya havaalanına (Grand Zaman ve Azak otelde konaklamak üzere) charter yapacağız. Haberleşme telex ile. Finansörler rahmetli Tevfik-Necip Azakoğlu ve Mehmet Zamanoğlu. Incomingi Ibrahim Çelikel ve baş (kokartlı) rehber Necati yapıyor. Antalya Havaalanına gittik. Önceden organize ettiğimiz klimalı gıcır gıcır otobüsler havaalanında bekliyor. Bizim uçak tabelada görünmüyor. Alan yetkililerine bizim uçakla ilgili önceden bilgi verdim. (Başıma geleceği biliyorum). Beklerken bir anda havaalanı karıştı. Havada trafik yoğunlaştı. Apart topar alan yetkilisi yanıma geldi. (Telaşlı, kan ter içinde) Sizin uçak geldi. Büyük kaza atlattık. Bu nasıl pilot. Ne kuleyi aradı ne izin istedi. Sarhoş. Kuş gibi indi” dedi.
Ön kapıdan binen arka kapıdan inmiş
Gominis Sovyetlerin dağılmasından sonra dolar, para ile yeni tanışan, fiyat nedir bilmeyen, hayatında hiç yurt dışına çıkmamış, tatil kavramına yabancı, Rusya, Ukrayna, Kırım dolaylarından 1 uçak dolusu insan ile karşılaşmanın heyecanı içinde havaalanı görevlisine “Yolcuları bir an önce almam lazım, uçağın mali yükünü üstleniyorum” dedim. Yer hizmetleri vesaire ödemelerinden sonra uçağın geri dönüşü için yakıt parasını da ödedim. Aslında bunlar partnerimize aitti. Telex dışında haberleşme imkanı yok ayriyeten elimizde sadece kokpitte pilot olmuş pilotumuz var.(!). Mamafi uçağı ve yolcuları tek parça halinde Antalya havaalanına indirdiği için şükürler olsundu. Çıkış kapısında beklerken; Azak Otelin Birleşmiş Milletler gibi sahne personellerinden Rusça bilen Azeri ve Bulgar göçmenleriyle birlikte otobüse kadar insan zinciri yaptık. Arkadaki otobüs ten başlayarak Yolcuları 3 otobüse sırayla ön kapıdan alarak yerleştirdik. Sayım yapmak üzere rehber ve şoför ile diğer 2 otobüse giderken Ana! 2 otobüs bomboş. Ön kapıdan aldığımız yolcular açık olan arka kapıdan inip alana dağılmışlardı. Tekrardan elde pankartlar…halk pazarında karpuz satan tablacı esnafı gibi acenta ismi bağırmak suretiyle, hanutçu hassasiyeti ile (!) kollarından nazikçe çekerek yeniden otobüse yerleştirdik .(Bu defa arka kapı kapalı) . Sayım sonucu 10 yolcu eksikti. Hemen düşündüm 1-ya bu yolcular uçağa binmedi 2-Uçağa bindiler ama havada düştüler 3-bunlari biz alanda kaybettik. Son şık mantıklı geldi ve alan emniyetini ile görüşüp kayıp 10 Rus bulunursa haber vermelerini rica ettim. Konu memleket meselesiydi. Operasyon başarılı olursa Alanya başta olmak üzere Türkiye turizmi için iyi bir pazar yakalayacaktık.
Ruslar her şeyi bedava sanıyordu
Simferopol istikametinden gelip Antalya havaalanına konan (!) Tupalev cinsi Rus jetinin 10 eksikte olsa yolcularını otobüse almanın huzuru içinde Alanya istikametine doğru yola çıktık. Turşu gibi olmuş, bakışları donuklaşmış yolcuları bir nebze rahatlatabilmek için önceden planlaşmış müzik kaseti çalıyor ve zaman zaman Rusça konuşan rehber (Azad, Neco…) info veriyordu. Azak ve Grand Zaman otellerine turistlerin dağıtımını yaktık. Yolcular olmuştu misafir. Seyahat sektöründe yolcu (Pax) konaklama sektöründe misafir (guest) terimleri kullanılır. Giriş işlemleri için pasaport vermeyen otel içerisinde kaybolan misafirleri uzun bir aradan sonra hamdolsun odalarına yerleştirdik. Ertesi gün hem şehir yaşamını tanısınlar hem alışveriş yapsınlar diye çarşıya götürdük. Her turistin başına 1 rehber verme imkanı yoktu. Ellerine birer otel kartı verdik ki oteli bulsunlar veya telefon açabilsinler. Kaybolmasınlar diye. Öğleden sonra dönmeye başladılar bazıları telefon açtı gidip aldık. Reception önü Panayır gibi oldu. Aldıklarını birbirlerine gösteriyorlar. Deri kuyum, klozet kapağı, hortum, tırmık, terlik ne ararsanız var. Yarım saat geçti ki önceden bilgisi olan Alanya emniyet müdürü rahmetli Serdar Irmak aradı. Bolca Hırsızlik şikâyeti vardı. Hemen gittim ve şikayeti olan esnaflara şu konuşmayı yaptım. “Arkadaşlar bu turistler ilk defa Rusya’dan çıktılar. Fiyat, satın alma, alışveriş gibi kavramları bilmiyorlar. Devlet ihtiyacı olanlar için kapı önüne koymuş gibi anlıyorlar, bedava sanıyorlar, Bazıları tur fiyatının içinde sanıyor. Amaçları hırsızlık değil. Paraları var. Tatil kavramını bilmiyorlar. Hepiniz paranızı alacaksınız. Bu ilk turumuz lütfen şikayetçi olmayın paranız bende. Sizlerden anlayış bekliyorum” dedim. Sağ olsun Alanya esnafı anlayış gösterdi ve resmi şikayet olmadı. Şikâyet olsaydı operasyonun geleceği sürdürülebilir olmaktan çıkacaktı. Toplayabildiğimiz parayı topladık kalanını tamamlayıp tüm esnafın ödemesini yaptık. Restoranda yiyip içip ödemeden çıkan da vardı. Bu şekilde 1hafta geçemezdi bir çözüm bulmamız gerekiyordu.
Ruslar tatile çok çabuk adapte oldular
Başımızı ağrıtan çarşı turundan sonra eski Alanya hali şimdiki DEMAŞ’in olduğu yer, yan yana dükkanlardan oluşan bir alışveriş merkeziydi. (30 yıl önce) Sadece 2 kapısı olduğu için kontrolü kolaydı. Shopping turunu burada yaptık. Tatil kavramına adapte olan Rus turistler diğer local turlar ile Alanya’nın tarihi kültürel, eğlence yaşamının tadını çıkardılar. Bu zor Alanya merkezli Rus charter operasyonuna destek veren Kaymakam Lütfi Yiğenoğlu’na Turizmci Mehmet Zamanoğlu Grand Zaman otelde plaket takdim etti. Operasyonun yükünü çeken Memet ağama saygı ve sağlıklı yaşam dilerim. Tevfik- Necip Azakoğu’na Allah rahmet etsin. Emeği geçen herkese Türk turizmi adına teşekkür ederim. Günümüzde teknoloji, lojistik olanaklar gelişse de; yurt dışından Alanya’ya turist getirmek profesyonel organizasyon gerektiren zor bir iştir. Ayrıca döviz girdisi açısından bacasız sanayi olarak anılır. Mevkisi makamı ne olursa olsun turizmi baltalamaya kimsenin hakkı yoktur. Turiste kötü davranmak, sövmek, dövmek ekonominin altına dinamit koymaktır. Turistin hayalleri ile oynamak insanlik suçudur. Turizmin ruhu vardır. Güven de ruh gibidir. Çıktımı bir daha gelmez. Turizmin temeli olan sağlık ve güvenlik (Health and safe) konusunda her kişi ve kurumu hassasiyete davet ediyorum. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.